B3 Vitamini (Niasin; Nikotinik asid)
Tarihçesi
Pellegra (pelle:deri, agra:kaba), 12.yy'da tanımlanmış bir hastalık olmasına rağmen ilk defa İspanyol Don Gaspar Casal tarafından 1735 yılında tarif edilmiştir. Bundan sonra 1771‘de İtalyan Frapolli, PP vitamininin noksanlığından ileri gelen cilt bozukluklarına İtalyanca pelle agra, kaba cilt manasına gelmek üzere pellegra ismini koymuştur. Amerika kıtasının Avrupalılarca keşfinden ve Amerika'dan Avrupa'ya mısırın besin olarak gelmesinden sonra bu hastalık Avrupa'da da belirmiş ve artmıştır. 19. yy'da kıtlıklar ve mısır ekiminin yayılması ile birlikte pellegra hastalığı da bütün Avrupa'ya yayılmış, 19.yy'da Avrupa'da nispeten azalırken Mısır ve diğer Kuzey Afrika ülkelerini ve daha sonra bütün Afrika'yı egemenliği altına almıştır. Sayısız çocuk ve erişkin pellegranın pençesinde sürünmüştür. ABD'de pellegra Kuzey- Güney Savaşı'ndan sonra artmıştır. ABD'nin güneyinde zenciler ve diğer yoksul halk arasında çok yaygın bir hale gelen hastalık, bulaşıcı bir hastalık olarak kabul edilmiştir. Konuyu incelemek ve bu 'salgın' ile savaşmak için Federal Hükümet tarafından gönderilen Goldberger adlı bir hekim, düşkünler yurdunda barınan yoksulların günlük yemeklerine mısır ve mısır ürünleri dışında et ve sebze katınca hastalığın önlendiği ve düzeldiğini görerek bunun besinsel bir hastalık olduğunu belirtmiştir. Önceleri bu hastalığın protein eksikliği sonucu geliştiği sanılsa da daha sonra kaynamış maya özü ile de bu hastalığın düzeldiği gözlemlenerek ve o sırada vitaminlerle ilgili olarak başlayan yayınların da verdiği ilhamla bu hastalığın bir vitamin eksikliği hastalığı olabileceği tahmin edilmiştir. 1937 yılında Elvejhem ve arkadaşları köpeklerde pellagra eş değeri olarak oluşan 'karadil' hastalığının karaciğerden elde edilen nikotinamid ile iyileştiğini ve nikotinamidin pellagrayı önleyen vitamin ' pellagra preventive -pp vitamin' olduğunu bildirmiştir. Aslında nikotinamid daha 1897 yılında kimyagerler tarafından tütünün bilinen alkaloidin nikotini oksidasyonu ile elde edilmiştir. Ama ancak aradan 40 yıl geçtikten sonra insanlığın yaygın ve müzmin zehiri olan tütünün alkaloidinden elde edilen bu maddenin çok önemli bir vitamin olduğu anlaşılmıştır. Bu bilgi ve çabalara rağmen ABD'de pellegra II Dünya Savaşı'na kadar azalmakla birlikte devam etmişti. Bu dönemde ABD'de artan refah ve yükselen işçi ücretleri sırf mısır ve mısır ürünleri ile beslenme adetini ortadan kaldırmış ve bununla birlikte pellegra da ortadan kalkmıştır. Günümüzde pellegra Afrika'da sağlık sorunu olabilmektedir. Mısır'da çok azalmış olmakla birlikte görülebilmekte, Sudan ve Tanzanya'da rastlanılabilmektedir. Güney Afrika'da Bantu yerlileri arasında oldukça yaygın olduğu söylenmektedir. Hindistan ve Pakistan'ın bazı bölgelerinde oldukça yaygındır. Bu bölgelerde başlıca besin kaynağı ya mısır yada lösin amino asidi bakımından zengin ' jowar' ( sorghum vulgare ) dir.
Kimyasal Yapısı
Nikotinik asit, piridin türevidir. Kimyasal olarak nikotin ile yakınlığı olmakla birlikte fizyolojik etkilerinin nikotin ile benzerliği yoktur. Suda çözünen beyaz- kristal bir tozdur. Isıya ve ışığa dayanıklıdır. Aşağı yukarı en dayanıklı vitamin sayılabilir. Sentezi kolaydır. Nikotinik asit vücutta nikotinamid şeklinde bulunur, nikotinik aside niasin adı da verilir. Niasin adı (niacin), “nicotinic acid vitamin” tamlamasından gelir. Niyasinin (nikotinik asid) piridin-3-karboksilik asidir. Niyasinamid veya nikotinik asid amid de asid amiddir (C6H5 NO2 ). Molekül ağırlığı : 123,11 g/mol’dür.
Fizyolojik Rolü
Nikotinamid, NAD (nikotinamid adenin dinükleotid) ve NADP (nikotinamid adenin dinükleotid fosfat-TPN)'in yapılarına girer. Böylece hücrelerin oksijeni kullanabilmesi için gerekli solunum enzimlerinin işlemesini sağlar. Eksikliğinde deride ve gastrointestinal traktüste oluşan değişikliklerin tam mekanizması aydınlatılmış değildir.