Lokal anestezikler

TIPlopedi sitesinden
14.46, 19 Nisan 2014 tarihinde 195.175.84.150 (mesaj) tarafından oluşturulmuş 2352 numaralı sürüm
(fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

LOKAL ANESTEZİKLER

Lokal anestezikler; uygun konsantrasyonda verildiklerinde uygulama yerinden başlayarak sinir iletimini geçici bloke eden ajanlardır.

Lokal Anesteziklerin Yapısı

Halen kullanılmakta olan lokal anesteziklerin hepsi yağda eriyen alkoloidlerin, suda eriyen tuzlarıdır. Moleküllerinde hidrofilik grup, ara zincir ve aromatik lipofilik gruplar mevcuttur. Lokal anestezik ilaçlar, ara zincirin ester veya amid bağı oluşturmasına göre ester yapılı ve amid yapılı olarak iki grupta incelenir. İki grup arasındaki temel farklılıklar kimyasal stabilite, metabolizma ve allerjik potansiyellerindeki farklılıklardır.

Lokal Anesteziklerin Kimyasal Yapısına Göre Sınıflandırılması

Ester grubu (Benzoik asit esterleri): Kokain, prokain, klorprokain, tetrakain, benzokain’dir.

Amid grubu: Lidokain , mepivakain (carbocaine), prilokain (citanest), bupivakain (marcaine), etidokain (curanest), dibukain (nupercaine), ropivakain (naropin).

Özellik ESTER Grubu AMİD Grubu
METABOLİZMA Plazma kolinesterazı tarafından Hızlıdır. Karaciğerde Yavaştır.
SİSTEMİK TOKSİK ETKİ Daha azdır. Daha fazladır.
ALLERJİK REAKSİYON Daha fazladır. Nadirdir.
STABİLİTE Stabil değildirler ışık, ısı vb. etkilenirler Çok stabil ajanlardır.
ETKİ BAŞLANGICI Yavaştır. Hızlıdır (orta - çok hızlı)
pKa pH'dan (7,4) yüksektir pH'dan (7,4) düşüktür.

pKa: Her bir ilaç için spesifik bir hidrojen iyonu (pH) konsantrasyonunda, yüksüz bazın konsantrasyonu yüklü katyonun konsantrasyonuna eşittir. Bu hidrojen iyonu konsantrasyonu pKa diye isimlendirilir. Molekülün pKa'sı arttıkça katyonik (iyonize) şekli artar.

Farmakokinetik Özellikler

Absorbsiyon: Lokal anestezikler sağlam ciltten absorbe olmazlar ancak mukozalardan hızla absorbe olurlar. Lokal anesteziklerin enjekte edildikleri yerden absorbsiyonunu etkileyen faktörler;

  • enjeksiyonun yeri,
  • total doz, konsantrasyon,
  • solüsyonun pH’sı,
  • yağda eriyebilirliği,
  • dokunun kanlanması,
  • vazokonstriktör eklenmesidir.

Distribüsyon: İntravasküler alana absorbsiyon sonrasında lokal anesteziklerin büyük bir kısmı plazma proteinlerine, bir kısmı da eritrositlere bağlanarak dokulara dağılır ve dokular tarafından tutulur. Lokal anestezikler kan-beyin bariyeri ve plasentayı kolaylıkla geçerler.

Metabolizma: Ester yapılı lokal anestezikler plazma ve eritrosit içindeki kolinesterazlar tarafından hidroliz edilirler. Amid yapılı lokal anestezikler karaciğerde aromatik hidroksilasyon, dealkilasyon ve amid hidroliz yoluyla yıkılırlar, yıkım ürünleri böbreklerle atılır.


Lokal Anesteziklerin Etki Sürelerine Göre Sınıflandırılması
Kısa etkili Prokain
Orta etkili Lidokain, Mepivakain, Prilokain, Klorprokain
Uzun etkili Tetrakain, Bupivakain, Etidokain

Bupivakain, etki süresi (5-16 saat) uzun amid grubu bir lokal anesteziktir. Spinal anestezide düşük yoğunlukta motor blok yapmadan analjezi sağlar. Birikici etkisi yoktur. Gebelerde kullanımından sonra fetustaki düzeyi fazla yükselmez. Böbreklerle atılan az bir kısmı dışında karaciğerde yıkılır.

Vazokonstriktör ilaçların eklenmesi: Adrenalin gibi bir vazokonstriktör ajan, enjeksiyon yerinde perfüzyonu azaltarak lokal anestezik ilacın sistemik absorbsiyonunu azaltır. Bu özellikle prilokain dıŞında, prokain, lidokain ve mepivakain gibi kısa ve orta etkili ajanlar için doğrudur. Bu mekanizma ile: a) ilacın nöronal alınımı (bağlanması) artar ve kan seviyesi ortalama % 33 azaldığı için sistemik toksik etki azalır.

b) Sistemik absorbsiyonun azalması ve sinir tarafından alınımın artması lokal anestezik etkiyi % 50 oranında artırır, etki süresini uzatır. Vazokonstriktör ajanlar lipid eriyebilirliği daha fazla olan uzun etkili lokal anesteziklerin (bupivakain, etidokain gibi) etkisini çok az uzatırlar. Çünkü bunlar yüksek lipid eriyebilirlikleri nedeniyle enjekte edildikleri yerde büyük oranda dokuya bağlanırlar.

Etki Mekanizması

Lokal anestezikler sinir membranını stabilize ederek, depolarizasyona engel olurlar. Her tip sinir lifi lokal anesteziklerden etkilenir, ancak bu etki ince liflerde kalın liflere; miyelinsiz liflerde miyelinli liflere oranla daha çabuk ve daha düşük konsantrasyonlarda görülür. Düşük yoğunlukta kullanıldıklarında C lifleri ile ince ve orta kalınlıktaki A-δ lifleri bloke olduğundan ağrı ve ısı duyusu kaybolmakta; dokunma, proprioseptif ve motor fonksiyon etkilenmemektedir.

Sınıf Aksiyon Myelin Çap Cm
Motor Var ++++ ++++
Hafif dokunma, basınç, ağrı Var +++ +++
γ Kas duyusu (propriosepsiyon) Var +++ ++
δ Ağrı, ısı Var ++ +
B Preganglioner sempatik lifler Var ++ +
C Ağrı, basınç Yok + +++

Cm :sinir liflerinde iletimi durduracak minimum lokal anestezik konsantrasyonudur.

Spinal anestezide lokal anesteziklerin etki yeri spinal sinirlerin ön ve arka kökleridir. Blok sırasıyla aşağıdaki gibi tutulur.

  1. Preganglioner sempatik lifler
  2. Isı duyusu (sıcak ve soğuk)
  3. Ağrı duyusu
  4. Dokunma duyusu
  5. Derinlik duyusu
  6. Motor duyusu
  7. Eklem pozisyon duyusu
  8. Vibrasyon duyusu

Seviyesi en yüksek olan sempatik bloktur. Sempatik bloğun iki segment altında sensoriyal blok, sensoriyal bloğun iki segment altında ise motor blok gelişir. Spinal anestezinin temel amacı, sensoriyal ve motor blok oluşturmak olup, birlikte gelişen sempatik denervasyon, genellikle sistemik değişikliklere neden olan bir yan etki gibi görülür.

Lokal anestezik ajanın dozunu etkileyen faktörler şunlardır:

  1. Ajanın özelliğine
  2. Cerrahi girişim tipine
  3. Cerrahi girişim süresine
  4. Hastaya ait özellikler
  • Obesite (intraabdominal basın artar, epidural venöz pleksus genişler, epidural ve subaraknoidal aralık daralır.)
  • Gebelik
  • Yaş (spinal ve epidural alanın kompliyansı azalır, epidural ve subaraknoidal alan daralır.)
  • Boy

Yan Etkiler

Sistemik reaksiyonlar: Bunlar ya ilaca karşı allerji veya ilacın kandaki düzeyinin yükselmesi sonucu ortaya çıkar. Lokal anesteziklere karşı gelişen reaksiyonların ancak %1’i aşırı duyarlılığa bağlı olup, burada ilacın dozu önemli değildir. Ya sistemik yaygın allerjik reaksiyonlar veya dermatit şeklinde kendini gösterir.

Yüksek dozaj: Yüksek plazma düzeyleri, hızlı absorbsiyon veya hatalı intravasküler enjeksiyon ile gelişebilmektedir. Lokal anestezik ilaçların korteks üzerindeki inhibitör etkinliği kaldırmaları sonucunda kortikal eksitabilite artar ve eksitasyon bulguları olan huzursuzluk, tremor, baş dönmesi, kulak çınlaması, görme bozukluğu, bulantı, kusma ve eğer eksitasyon dönemi şiddetli ise tonik-klonik kasılmalar görülebilir. Lokal anestezikler direkt etkileri ile miyokardda kontraktilite, eksitabilite ve iletim hızında azalma oluşturabilirler. Yüksek kan konsantrasyonunda direkt etki ile medullar solunum merkezinin depresyonuna ve yüksek spinal anestezide frenik ve interkostal sinir paralizisine bağlı olarak apne oluşturabilirler.

Anesteziyoloji ve Reanimasyon kategorisinden sayfalar
Farmakoloji kategorisinden sayfalar