İnhalasyon anesteziklerinin farmakokinetiği

TIPlopedi sitesinden
21.10, 13 Eylül 2018 tarihinde Drhasan (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 4113 numaralı sürüm (1 revizyon içe aktarıldı)
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

İNHALASYON ANESTEZİKLERİNİN FARMAKOKİNETİĞİ

İnhalasyon anestezikleri, alveol membranından pasif difüzyon ile perialveoler kapillerler içindeki kana geçer. İnhalasyon anesteziklerinin bir kısmı değişime uğramadan alveollerden itrah edilir. Anestezi sırasındaki amaç, ilacın etki yeri olan santral sinir sisteminde yeterli konsatrasyona erişmesini sağlamak ve bu düzeyi idame ettirmektir. İnhalasyon ajanlarının alveolden absorbe edilmeleri bazı faktörlere bağlıdır:

Gazın alveol havasındaki konsantrasyonu:

Bir gazın, gaz karışımındaki konsantrasyonu o gazın parsiyel basıncıdır. Alveol havasındaki inhalerin konsantrasyonu, inspirasyon havasındaki konsantrasyonu ile de ilgilidir. İnspirasyonda ventilasyon hacmi ile alınan (yaklaşık 500 ml) genel anestezik, alveollerde varolan hava (rezidüel hacim + ekspiratuvar yedek hacim ) ile dilüe edilir. Daha sonraki inspirasyonlar ile alveol havasında her seferinde belirli miktarda anestezik gaz ilave edilecek ve alveol havasındaki konsantrasyon yükselecektir. İlacın alveolden kana geçmesi hızlı ise birbirini izleyen inspirasyonlar ile alveol havasındaki anestezik konsantrasyonda yükselme olanaksız hale gelir. Alveollerden absorbsiyon hızı yavaşsa her bir soluma ile alveolden kana geçen miktar inspirasyonla gelen miktardan düşük olacaktır. Böylece kısa zamanda alveol havasındaki anestezik gaz konsantrasyonu, inspirasyon havasındakine eşit olur. Alveol havasındaki gaz konsantrasyonu (parsiyel basıncı) ile alveollerden absorbsiyon hızı arasındaki ilişki Henry yasasına uyar. Bir gazın sıvı fazına (kana) geçişinin hızı, o gazın gaz fazındaki (alveoldeki) parsiyel basıncı ile doğru orantılıdır.

Anestezik gazın kandaki çözünürlük derecesi (solübilite):

Alveol membranından kana geçiş, pasif difüzyon ile olur. Gazların kandaki solübiliteleri, vücut ısısındaki Ostwald katsayısı ile ifade edilir. Bu katsayı, belirli bir ısıda ve basınç altında (normalde 1 atm), eşit hacimdeki kan ile gazdan oluşan iki fazlı bir sistemde gazın dağılım (partisyon) oranı olarak ifade edilir.

Anestezik gazın alveollerden absorbsiyonunu akciğerlerden geçen kan akımının hızı ve solunumun dakika hacmi de etkiler:

Solübilitesi yüksek olan gazlarda, alveollerden kana geçiş hızı, akciğerden geçen kan akımının hızından pek etkilenmez ve büyük ölçüde solunumun dakika hacmine yani gazın alveollere sunulma hızına bağımlıdır. Solübilite çok düşükse, geçiş hızı büyük ölçüde kan akımının hızına bağımlıdır.

Gaz karışımının dansitesi alveolden kana geçiş hızını etkileyen diğer bir faktördür:

Graham kanununa göre; alveol membranından geçiş hızı, gazın yada gaz karışımının dansitesinin karesi ile ters orantılıdır. Dansitesi düşük anestezik madde alveollerden daha hızlı absorbe edilecektir. Bir gaz diğer gazın absorbsiyonunu etkileyebilir (İkinci gazın etkisi; bir gaz alveolden absorbsiyonu çabuk olan ikinci bir gazla verilirse birinci gazın absorbsiyonu da ikinciye uyarak hızlandırılır) ve konsantrasyon etkisi mevcuttur. Denge eğrisi; Anestezik gazın arteriyel kandaki parsiyel basıncının, alveoler havadaki parsiyel basıncının yüzdesi olarak ifade edilen değeri olup anestezi sırasında seyrini gösteren eğri denge eğrisidir. Bu eğri dik yükselen başlangıç kısmı ve çok yavaş yükselen 2. kısımdan meydana gelir. Solübilitesi yüksek olan gazlarla indüksiyon uzun sürer. Anestezik gazlar, yağ/su partisyon katsayısı yüksek maddeler olduklarından vücutta homojen bir dağılım göstermezler. Lipidden zengin organlarda, vücut sıvılarındakine göre daha yüksek konsantrasyonda toplanır. Genel anestezi sırasında kan ile yağ dokusu arasındaki denge geç oluşur. Kan ile beyin dokusu arasındaki denge ise, yağ dokusu ile olan dengeye göre çok daha erken oluşur. İnhalasyon ajanı kesilince inspirasyon havasındaki ilaç konsantrasyonu sıfıra iner. Alveol havasındaki konsantrasyon düşer ve kandan alveollere geçiş artar. Kandaki konsantrasyonun azalması beyindeki, yağ dokusundaki ve diğer dokulardaki genel anesteziğin, kana geçişini ve atılmasını arttırır. Kan akımının fazlalığı nedeni ile ilacın beyinden uzaklaştırılması daha hızlı olur. Ostwald katsayıları yüksek olan ilaçların kandan alveollere geçişi, düşük katsayılı olanlara göre yavaş olur.

Minimum Alveoler Konsantrasyonu (MAK)

Ağrılı uyaran (cerrahi kesi) sonrası % 50 hastada iskelet kas hareketini engelleyen, 1 atmosfer basınçtaki inhalasyon ajanının alveoler konsantrasyonudur. MAK, anestezik ajanların etki yeri olan beyindeki parsiyel basınçlarını yansıtmada ve güçlerini kıyaslamada en çok kullanılan indekstir. MAK değerleri eşit ajanlar, merkezi sinir sisteminde eşit depresyon yapar, ancak solunum ve dolaşım sistemi etkileri farklıdır. MAK değerleri aditiftir. İki ajan kullanılıyorsa MAK değeri toplanarak hesaplanır.

MAK değerini arttıran etkenler MAK değerini azaltan etkenler
  • Hipertermi (42˚C üzeri )
  • Hipernatremi,
  • Yaş (bebekler, 12 yaş altı),
  • MSS katekolamin depolarını arttıran ilaçlar


Anesteziyoloji ve Reanimasyon kategorisinden sayfalar
Farmakoloji kategorisinden sayfalar