N. phrenicus

TIPlopedi sitesinden
19.48, 21 Kasım 2018 tarihinde Drgazi (mesaj | katkılar) tarafından oluşturulmuş 4489 numaralı sürüm (" Sağ ve sol frenik sinirler  diyafragmanın motor uyarısı sağlarlar, duyusal ve sempatik lifler içerirler. Diyafragma uyarısı sağladığından so..." içeriğiyle yeni sayfa oluşturdu)
(fark) ← Önceki sürüm | Güncel sürüm (fark) | Sonraki sürüm → (fark)
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Sağ ve sol frenik sinirler  diyafragmanın motor uyarısı sağlarlar, duyusal ve sempatik lifler içerirler. Diyafragma uyarısı sağladığından solunum için çok önemlidir. C3-C5 servikal sinirlerden köken alır, boyundan geçer, akciğer ve kalp arasından inerek diafragmaya ulaşır.

Frenik sinir v.jugularis interna nın  kenarından oblik iner derin servikal fasya ve transvers servikal ve supraskapuler arterlerin prevertebral katmanı derin anterior skalen kas üzerinden geçer. Frenik sinir solda, subklavian arter başlangıcının anteriorundan geçer. Sağda ise anterior skalen kas üzerinde yatar ve subklavyen arterin 2. kısımda anteriora geçer. Sağ frenik sinir genellikler vena cava inferiorun sağında, sağ atrium üzerinden geçerek T8 seviyesinde diyaframı geçer. Sol frenik sinir ise, sol ventrikül perikardının üzerinden geçer ve diyaframı delerek diyaframın alt yüzünde dağılır

Bu sinirler diafragma, perikard, mediyastinal plevrayı, akciğerleri  innerve eder . Frenik sinir ağrı duyularını somatik yapılardan alarak alarak C3-5 seviyesine taşır. Bu nedenle, sağ diyafragma altında subfrenik apsenin ağrısı sağ omuzda hissedilir buna da  yansıyan ağrı denir. Frenik sinir seyri boyunca herhangi bir noktada tahriş olması durumunda hıçkırığa neden olur. Özellikle toraks cerrahisinde frenik sinir korunması açısından öneme sahiptir.

Diafragmanın innervasyonu düşük seviyelerde sağlanmaktadır. Bu nedenle, hastalarda omurilik yaralanmalarında plejik durum söz konusu olsa dahi, düşük uyarı düzeylerinde bile frenik sinir ile diyafragma uyarılabilmekte ve hastalar nefes alabilmektedir.

Frenik sinirin edinilmiş hasarı sonucu oluşan ender bir fonksiyon bozukluğu olan diyafragma paralizisi, travma, geçirilmiş kalp cerrahisi, tümörler, kas-sinir hastalıkları veya enfeksiyonlara bağlı olarak gelişebilmektedir. Tek taraflı diyafragma paralizisi genellikle klinik bulgu vermez ve nadiren solunum yetmezliği oluşturacak dereceye ulaşır. Radyolojik görüntüde diyafragmanın tek taraflı yüksekliği tanı koydurucudur. Bir diğer konjenital hastalığa bağlı olarak gelişen diyafragma evantrasyonu ile karıştırılmamalıdır.