Parsiyel nöbetler

TIPlopedi sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

Parsiyel Nöbetler[düzenle | kaynağı değiştir]

Basit parsiyel nöbetler (BPN) ile kompleks parsiyel nöbetler (KPN) arasındaki temel fark, bilincin varlığı veya bilinçlilik halinin bozulmasıdır. Basit parsiyel nöbetler kompleks hal alabilir ve bunların her ikisi de sekonder jeneralize nöbete dönüşebilir. Basit veya kompleks parsiyel nöbetler, kaynaklandıkları anatomik bölgeye göre (temporal, frontal, parietal ve oksipital lob) klinik belirti ve elektroensefalik bulgular oluştururlar.

Epilepsilerin lokalize bir kaynağa bağlı olduğu epilepsilerdir. Basit parsiyel nöbetlerde motor ve duyusal semptomlar genellikle uygun kortikal sahanın yakınında veya içindeki lezyonu gösterir. Motor belirtiler klonik veya tonik olabilir, vücudun herhangi bir bölümünü tutabilir. Klonik motor nöbetler, motor homonkulustaki vücut parçasının hacmi ile direkt ilişkili spesifik vücut bölgesini etkiler. Fokal klonik nöbetlerin çoğu yüz ve eli tutar. Tonik motor nöbetler ise daha az anatomik korelasyon gösterir. Bunlar genellikle gözler, baş ve bütün vücudun bir tarafa yavaş dönmesini içeren versif hareketlerdir.

Basit parsiyel nöbetlerde deşarjların çıktığı lokalizasyonla ilişkili olarak duysal, işitsel, otonomik ve psişik semptomlar görülebilir.

Şuur bozulması ile birlikte olan kompleks parsiyel nöbetlerdir. Çocuk yaş grubunda tüm nöbetlerin% 20-40’ını oluşturur. Tipik KPN’lerin çoğunun kaynağı mezial temporal lobtaki epileptojenik odaktır. Bununla beraber bu tür nöbetler frontal lobun limbik kısmından, lateral temporal ve ekstratemporal non-limbik bölgelerden kaynaklanıp temporal limbik yapılara yayılma ile de ortaya çıkabilir. Kuşkusuz KPN’li epilepsilerin çoğunun kaynağı temporal lobtadır.

KPN’ler izole olarak gelişebileceği gibi çoğunlukla basit parsiyel nöbetlerden sonra gelişir. KPN’lerde klinik özellikleri temel alınarak, iki farklı tipten bahsedilmektedir. Tip I nöbetler en yaygın olanıdır. Sıklıkla bir duraklama reaksiyonu ve/veya hareketsiz donuk bakış ile başlar. Bunu, stereotipik otomatizmler (özellikle oroalimenter) takip eder. Bu esnada şuur büyük oranda bozulur. Tip II nöbetlerde ise duraklama reaksiyonu ve stereotip otomatizma görülmez, nöbet yarı amaçlı motor aktivite ile başlar.

Auralar, temporal lob kaynaklı parsiyel nöbetlerin % 70-90’ında bildirilmiştir. Genelde epigastrik yükselme hissi şeklindedir ve temporobazal limbik yapıların tutulduğunu gösterir.

Otomatizmalar, şuur bozulduğu anda ortaya çıkan istem dışı, otomatik motor hareketleri içerir. Spontan veya reaktif formda olabilen otomatizmler, iktal veya postiktal dönemde görülebilir. Otomatizmalar, stereotip göstermeye meyillidir ve hastanın nöbetlerinin değişmez bir parçasını oluşturur. Spontan otomatizmlerin en yaygın örneği oroalimenter otomatizmlerdir (dudak emme, çiğneme, yutkunma gibi hareketler). Elbisenin toplanması, giyinme, soyunma veya objelerin yeniden düzenlenmesi şeklinde gestural, aniden ayağa kalkarak yürüme veya koşma şeklinde ambulatuvar, sürekli bazı kelime veya cümlelerin tekrarlanması şeklinde verbal, pelvik sıkıştırma ve masturbasyon şeklinde seksüel otomatizmler de görülebilir. Seksüel otomatizmlerin frontal lobla ilişkili olduğuna dair deliller vardır.


Nöroloji kategorisinden sayfalar