Deksmedetomidin

TIPlopedi sitesinden
Gezinti kısmına atla Arama kısmına atla

DEKSMEDETOMİDİN[düzenle | kaynağı değiştir]

Alfa-2-adrenoseptör agonistleri, sempatik tonusu azaltarak anestezi ve cerrahiye karşı oluşan stres yanıtı azalttığından, aynı zamanda da sedasyon ve analjezik etkilerinden dolayı hem yoğun bakım hem de anestezide giderek yükselen oranlarda kullanılmaktadır. Rejyonal anestezi sırasında adjuvan ajan olarak da kullanılabilir.

Farmakolojik Özellikler[düzenle | kaynağı değiştir]

Adrenerjik reseptörlerin farmakolojik tipleri arasında alfa-1 ve alfa-2-adrenoseptörler bulunur. Alfa-2-adrenoseptörler bütün vücutta yerleşmiştir. Sempatik sinir uçlarındaki alfa-2 adrenoseptörlerin presinaptik aktivasyonu katekolamin salınımını engeller, postsinaptik aktivasyonu ise sempatik aktivitenin inhibisyonuna, kan basıncı ve kalp hızında azalmaya neden olur. Sedasyon, analjezi ve anksiyoliz oluşabilir. Alfa-2-adrenoseptörün 3 alt tipi olduğu gösterilmiştir; bunlar alfa-2A, alfa-2B, alfa-2C’dir. Yapılan çalışmalar, norepinefrin salınımını düzenleyen otoreseptörlerin alfa-2A subtipi olduğunu göstermektedir.

Deksmedetomidinin farmakolojik ve terapötik etkilerinin düzenlenmesinde alfa-2A adrenoseptörünün kesin rolü gösterilmiştir. Kan damarlarındaki periferal alfa-2B reseptörler vasküler düz kas kontraksiyonuna neden olur. Böylece deksmedetomidin gibi nonselektif alfa-2A/2B agonistinin hızlı enjeksiyonu, bradikardi ile sistemik vasküler rezistanstaki artış sonucu kan basıncında baslangıçta bir artış yapar. Bu etki; ilacın kan-beyin bariyerini geçince sempatik aktivitenin inhibe olmasıyla gerçekleşir.

Farmakokinetik[düzenle | kaynağı değiştir]

Deksmedetomidinin dağılım yarı ömrü 6 dakika, proteine bağlanma oranı % 93.7’dir. Karaciğer hastalığı olanlarda proteine bağlanmada değişiklikler olabilir. Terminal eliminasyon yarı ömrü (t1/2) yaklaşık olarak 2 saattir. Deksmedetomidin karaciğerde yoğun biyotransformasyona uğrar. İdrarla (%95) ve feçesle (%4) atılır. Atılan temel metabolitler N-glukuronitler ve N-metil-O-glukuronittir. Toplam vücut klirensi tahminen 39 L/sa’tir (0.54 L/sa/kg). Deksmedetomidinin bilinen aktif metaboliti yoktur.

Klinik Etkileri[düzenle | kaynağı değiştir]

Deksmedetomidin, plazma norepinefrin konsantrasyonlarında doza bağımlı azalma yaparak kalp hızı ve kan basıncını azaltır. Buna karşın, deksmedetomidinin hızlı enjeksiyonu, damar düz kaslarındaki periferik alfa-2B-adrenoseptörlerin aktivasyonu ile tetiklenen vazokonstriksiyona bağlı olarak, kan basıncında geçici bir yükselmeye yol açar.

Deksmedetomidin, endotrakeal entübasyon, cerrahi stres, anesteziden erken derlenmeye bağlı hemodinamik ve katekolamin deşarjına yanıtları etkili bir şekilde azaltarak hemodinamik stabilite sağlamaktadır.

Deksmedetomidin, sakinleştirici etki yaparken, hastaların kolay uyandırılabilmesini de sağlar. Bu da kritik hastaların hem fizyolojik hem de psikolojik ihtiyaçlarını karşılayan, benzersiz bir kombinasyondur.

Alfa-2 reseptörlerin stimülasyonunun spinal kord seviyesinde analjezi oluşturduğuna dair güçlü bir kanıt olsa da, deksmedetomidinin klinik analjezik etkileri öncelikle opioid ihtiyacını azaltıcı etkileriyle karşılaştırılarak degerlendirilmiştir. Perioperatif deksmedetomidin verilmesinin hem intraoperatif hem de postoperatif olarak opioid ve non-opioid analjezik ihtiyaçlarını azalttığı bildirilmiştir. Opioid ve benzodiazepinler gibi diğer sedatiflerle karşılaştırıldığında, minimal solunum depresyonu yapması, deksmedetomidinin ilginç bir özelliğidir.

Deksmedetomidinin anksiyolitik etkisinin olduğu da belirlenmiştir. Genel anestezi alan hastalarda yapılan duygu durum profili veya görsel analog skalalarında anksiyetede azalma saptanmıştır. Erkek gönüllülerde deksmedetomidin, transkraniyal dopler ile ölçülen serebral kan akımını doza bağımlı ve geri dönüşümlü bir sekilde düşürmüştür.

Epidural yada subaraknoid uygulanan deksmedetomidin; spinal asetilkolin ve NO salınımına neden olmaktadır ve bu da oluşan analjezinin mekanizmasını açıklar.

Yan Etkileri[düzenle | kaynağı değiştir]

Deksmedetomidin ile tedavi edilen hastalarda en sık karşılaşılan yan etkiler hipotansiyon, hipertansiyon (bolus infüzyon esnasında), bulantı, bradikardi, ateş, kusma, hipoksi, ağız kuruluğu, taşikardi ve anemidir.

Anesteziyoloji ve Reanimasyon kategorisinden sayfalar
Farmakoloji kategorisinden sayfalar